2 Ağustos 2010 Pazartesi

Kısa Bir Aradan Sonra...


Çarpık kentleşmeden, aşırı kalabalıklardan, trafikte geçirilen vakit kayıplarından, bitmeyen yol çalışmalarından, gürültüden. Kısacası; körel(til)miş İstanbul'dan bunalıp başka bir şehre kaçtığımı, geri geldiğimde tüm bunların bitmesini dilediğimi aylar önce "Bulutların Üzerinde..!" başlıklı yazımda dile getirmiştim. Sonuç olarak hiçbir şey değişmemişti.
Temmuz ayında, aynı sebeplerden ötürü bunaldığımdan, dinlenmek ve tatil yapmak için bir kıyı şehrindeydim. Giderken dileğim aynıydı. Ama inancım yoktu.
Sonuç ise; yine hüsran. Herşey bırakıldığı gibi.

3 yorum:

Elif Kararlı dedi ki...

İnanırmısın sahil şehirlerinde de her şey aynı..Sıkıntı ve bunalım yaratacak her şey her yerde insanoğlunu takipte..Hoşgelmişsin Anti-patik ;)KAldığın yerden Bismillah de ve başla keşmekeşe..Kolay gele.

DeliRapunzel dedi ki...

Hoşbulmasanda hoşgeldin :)) açmayalım arayı.
Öperim.

Ecehan dedi ki...

Şehirler bahane.
Sen giderken bir yere,
Aklın da geliyor senle.
Dolayısıyla en iyi tatil planı, kafayı boşaltıp gideceksen gittiğin plandır, gerisi hikaye arkadaşım.